1850 yılında Çıldır’ın Suhara (şimdiki adı Yakınsu) köyünde doğdu. Asıl adı Hasan’dır. 14 yaşında bade içerek aşık oldu. Köyüne gelip giden aşıklar aracılığıyla aşıklık geleneğini öğrendi. Okur yazar ve bilgili bir kadın olan annesinin de Şenlik’in yetişmesinde önemli etkisi olmuştur
Dönemin ünlü aşığı Sümmani’yle karşılaştı ve birbirlerini etkilediler. Ayrıca aynı dönemde yaşayan birçok başka aşıkla da karşılaşan ve onlar üzerinde önemli etkiler bırakan Aşık Şenlik, yalnızca Anadolu’da değil Azerbaycan’ın tanınmış aşığı Elesker (1821-1926) gibi başka mekanların aşıklarını da etkiledi.
Şiirlerinde çok değişik konuları işleyen Aşık Şenlik, yaşadığı dönemin toplumsal sorunları ve çalkalanmaların da etkisiyle özellikle “koçaklama” dalında birçok şiir/türkü söyledi.
Özellikle Azerbaycan, İran aşıklık geleneği ve tavrını Anadolu’ya taşıması açısından öteki aşıklardan ayrılan önemli bir konumu olan Aşık Şenlik’in yemeğine, bir atışmadan sonra zehir kondu. Uzun bir yolculuktan sonra köyüne yetişemeden Arpaçay’ın Dalaver köyünde, 1913 yılında öldü. Cenazesi köyüne getirilip gömüldü.
Yığılın ahbaplar yaren yoldaşlar
Bir sağalmaz derde düştüm bu gece
Hikmet-i pir ile ab u zülalden
Kevser bulağından içtim bu gece
Kudret mektebinde verdiler dersi
Zahirde göründü arş ile kurşu
Hıfzımda zapt oldu Arabi Farsi
Lügat-i imranı seçtim bu gece
Sefil Şenlik haktan buldu kemali
Bu fikirli vasf-i halin demeli
Hilallenmiş gördüm güzel cemali
Tagayyür hal olup şaştım bu gece
Aşık Şenlik